fbpx

Olumlu Düşünmenin Liderliğe Etkisi

Olumlu Düşünmek Ne Demek?
Hakiki olumlu düşünce tüm gerçekliğimizi kucaklayan bir şekilde çalışıyor. Gerçekle; tüm çıplaklığıyla, bu çıplak gerçek ne olursa olsun, yüzleşebileceğimiz konusunda kendimize güvenebileceğimiz duygusundan besleniyor.
Olumlu düşünme, liderlerin güçlü iç çekirdekler oluşturmasına yardımcı olur. Sağlam karakterlerden, sağlıklı inançlardan ve destekleyici değerlerden oluşan güçlü iç çekirdekler, olumlu düşüncelere ve olgun duygulara yol açar.

1-Başarılı liderler doğası gereği iyimserdir. Olmalılar. Aksi takdirde geleceğe dair kapsamlı ve ilham verici vizyonlar oluşturamazlar ve bu vizyonları gerçekleştirmek için yorulmadan çalışamazlardı.
2-Olumlu düşünme, liderlerin dayanıklılıklarını ve liderlik olgunluklarını geliştirmelerine olanak tanır.
3-Olumlu liderler ekibin moralini yükseltmeyi ve sorunları çözmeyi kolay bulurlar.
4-Olumlu liderler, umutsuzluğun daha da derinlerine gömülmek yerine, her yerdeki sorunların çözümlerini görürler.
5-Olumluluk, karar verme becerilerine, çatışma yönetimine, adaptasyon ve motivasyona yardımcı olur. Olumsuz düşünmemek innovasyonun vazgeçilmezidir.

Olgun, öz-farkındalığa sahip liderler olumsuz düşüncelere karşı çıkma konusunda yeteneklidirler. Duyguların kaynağının düşünceler olduğunu anlarlar. Ve düşüncelerini kontrol ederek duygularını kontrol etmeyi öğrenebilirler.

Bu tür liderler mutlu ve umutlu olmanın kendilerinin seçimi olduğunu bilirler. Etkili düşüncelerin, etkili liderlik sonuçları getiren etkili davranışları tetikleyen etkili duygulara yol açtığını bilirler.
Düşünceleriniz kelimelere, kelimeler ise eylemlere yol açar. Eylemleriniz kim olduğunuzu tanımlar.
Olumlu düşünmenin faydaları, arzu edilen liderlik sonuçlarının çok ötesine geçer. Bu gücü kullanabilen liderler aynı zamanda kişisel faydalar da elde ederler.

Artan dayanıklılık . Olumlu düşünceler, insanların aksiliklerle ve başarısızlıklarla daha olgun bir şekilde başa çıkmalarını sağlar. Engelleri geçici olarak gören kişilerin çözüm bulma ve bir darbe sonrasında toparlanma olasılıkları daha yüksektir.

Daha sağlıklı motivasyon. Olumlu düşünceler ve iyimserlik motivasyonun arkasındaki yakıtı sağlar. Başarılı olacaklarını düşünenler, hedeflerine daha agresif ve ısrarla koşacaklardır.
Daha iyi zihinsel ve fiziksel sağlık. Olumlu düşünme motivasyonu artırır, kaygı ve depresyonu azaltır.
Daha iyi ilişkiler. İnsanlar olumluluğa yanıt verir. Olumlu düşünme, daha iyi sosyal etkileşimleri teşvik eder, liderlerin meslektaşlarıyla ve işleriyle anlamlı ilişkiler kurma yeteneklerini artırır.

Geliştirilmiş problem çözme . Pozitif düşünce her yerde çözüm bulur. Olumlu düşünenler üzüntü ve kendine acımayla vakit kaybetmezler. Yaratıcı çözümler arar ve bulurlar.
Artan yaşam memnuniyeti. Pozitif insanlar daha mutludur. Tutumları neşe ve tatmini çekerken, stres ve depresyonu da uzaklaştırır.
Olgun liderler olumsuz düşüncelerden arınmış değildir. Ancak öz farkındalıkları bu tür düşünceleri tespit etmelerine ve sorgulamalarına olanak tanır. “Hiçbir şeyi doğru yapamam” diye düşündüğünüzde hemen “Gerçekten öyle mi?” sorusunu sorun.

“En temel soru, neyin en iyi olduğu değil, neyin en iyi olduğuna kimin karar vereceğidir”. Nelson Mandela

Olumlu Düşünmek İçin Stratejiler
1- İçeri (duygu ve düşünceler) bakma niyetinde cesaret ve kararlılık
2- Kendi davranışlarını gözlemleme. Ki bu pratikle gelişiyor
3- Gördüğün davranışlarına kabul ve anlayış getirmek
4- Görmek istediğin davranışları veya düşüncelerin için bilinçli seçim yaparak denemek
5- Sürekli iyileştirmeye devam etmek.

Akıllı Liderlik Ne Demek?
Öncelikle akıllı liderlik ifadesini biraz açmak istiyorum. Bu iki kelimenin bir araya gelme sebebi nedir?
Sözü liderlik varlığıyla açmak istiyorum. Liderlik bir var olma halidir. Ve içinde birçok hali barındırır. (işbirlikçi, bağ kuran, anlayan, kucaklayan, potansiyeli gören, öngörülü olan, karmaşada kaosta ilerleyebilen, birleştiren, dahil eden, harekete geçiren, destekleyen, güven veren, hakim olan, ilham veren gibi gibi) Liderlik varlığını, kısaca bir liderin takımını ve organizasyonunu etkileme gücü olarak tanımlayabiliriz. Kendi alanlarında fark yaratan liderler, bu varlıklarını kullanarak takım üyelerinin motivasyonunu, refahını ve performansını yükseltir, kurum kültürünü şekillendirir ve değişim yaratırlar.
Olumlu bir işyeri zamanla daha başarılı olur çünkü olumlu duyguları ve refahı artırır. Bu da insanların birbirleriyle ilişkilerini geliştirir, yeteneklerini ve yaratıcılıklarını güçlendirir. Stres gibi olumsuz deneyimlere karşı tampon görevi görür, böylece çalışanların zorluklar karşısında toparlanma yeteneklerini geliştirirken sağlıklarını da güçlendirir. Ve çalışanların ilgisini çekerek onları lidere ve organizasyona daha sadık hale getirir ve en güçlü yönlerini ortaya çıkarır. Kuruluşlar olumlu, erdemli kültürler geliştirdikleri zaman, finansal performans, müşteri memnuniyeti, üretkenlik ve çalışan bağlılığı da dahil olmak üzere önemli ölçüde daha yüksek düzeyde kurumsal etkililiğe ulaşırlar.
Yani liderliğin çok büyük bir etkisi var. Bunca etki yaratabilmek için her liderin hayat boyu öğrenen biri olması ve baltasını bilemesi çok kritik hale geliyor.

Akılı biraz daha açacak olursam, bireyin bilinçli olarak düşünce süreçlerini yöneterek çeşitli durumlarla başa çıkma yeteneğidir. Burada kritik olan düşünce süreçlerini bilinçli olarak yönetmektir.
Kendinin farkına varma ya da bilinçli olarak kendini düşünme yetisi muhtemelen insanoğlunu diğer bütün hayvanlardan ayıran şeydir. Bu önemli psikolojik özellik açıkça ve kesin olarak otantik liderlik, hizmetkar, ruhsal liderlik ve stratejik liderliği de içeren ancak bunlarla sınırlı olmayan birçok liderlik modelinde tanınmıştır. Öz farkındalık liderlik başarısıyla ilişkilendirilmiş önemli bir faktör olarak tanımlanıyor. Bu da liderlerin aldığı kararları etkilediğini ve liderlerin diğerlerini nasıl etkilediğini gösterir (Esentaş, 2015). Kısacası İyi bir lider olmanın ilk adımı da öz farkındalıktır. Bir çok araştırma öz farkındalığın yani kendi duygularını ve tepkilerini kontrol edebilme yeteneğinin liderlik başarısında anahtar rol oynadığını söylüyor. (Esentaş, 2015) Öz Farkındalık Kuramı Gardner ve diğerleri (2005)

Peki bilinçli olmak kolay mıdır?

Zihnin bilinçli kısmıyla ilgili olarak kesin bir yüzde vermek zordur ve bilim dünyasında bu konuda kesin bir fikir birliği yoktur. Ancak, bilişsel psikologlar ve nörologlar, zihinsel süreçlerin büyük bir kısmının bilinçaltında gerçekleştiği konusunda genel bir görüş birliği içindedirler. Sadece küçük bir kısmının bilinçli bir şekilde farkında olduğumuz kabul edilmektedir.

Peki akıl nasıl daha keskinleşebilir veya zihin daha transparan hale gelebilir?
Zihin bir objedir. Obje olduğu için gözlemlenebiliyor ve yükseltilebiliyor. Zihin benliği oluşturur. Düşünce kalıpları tüm öğrenilmiş bilgiler ben dediğin her şeyi zihin oluşturur. Seçtiğin öğrendiğin bilgilere göre yarattığın bir kişilik var. Ve kişilik tekrar tekrar yaratılabilir. O zaman bugün ki ben ile yarın ki ben deki zihin farklı. Demiyor muyuz bir yıl önceki ben olsam böyle yapardım şimdi olsa umursamam. Bu noktada zihin eski yaratılmış zihne benliğe bakıyor. Yani gözlem yapınca görebiliyoruz. Ve idrak boyutu açılıyor. Bu şekilde bir gözlem ve sorgulama derin iç görüler elde ederek davranışlarımızı yeniden yaratmaya hizmet ederek bilinçli yönetmeyi sağladığı için zekanın keskinleşmesi gerçekleşir.

Faydalı olması dileğiyle,

Shopping Cart